*Lisede matematik ve fen derslerinden kaldıktan sonra edebiyat eğitimi alan ve ordudaki teğmenlik kariyeri sayısal derslerdeki yetersizliği nedeniyle sekteye uğradıktan sonra bu alana yoğunlaşarak mühendislik alanında profesör olan Barbara Oakley'in "Sayısal Zeka" kitabından alıntıdır. Syf: 31-32.

Yirmi birinci yüzyılın en başından beri sinirbilimciler beynin iki farklı iletişim ağı türünü anlamada önemli ilerlemeler kaydettiler: Dikkat gerektiren durumlardaki ve daha gevşek, dingin durumlardaki iletişim ağları. Bu iki farklı ağ türüyle ilgili düşünme süreçlerini sırasıyla "odaklanmış mod" ve "dağınık mod" olarak adlandırırız. Bu modlar öğrenme için çok önemlidir. Günlük aktivitelerinizde bu iki mod arasında sıklıkla gider gelirsiniz. Ya birinde ya da diğerindesinizdir. Bilinçli olarak aynı anda ikisinde de değilsinizdir. Dağınık mod o anda aktif olarak odaklanmadığınız bir şey üzerinde arka planda sessizce çalışabiliyor gibi görünmektedir.

"Odaklanmış mod" matematik ve fen bilimleri için olmazsa olmazdır. Rasyonel, sıralı, analitik yaklaşımları kullanarak problem çözme için doğrudan bir yaklaşım içerir. Odaklanmış mod, beyninizin alnın hemen arkasında bulunan prefrontal korteksinin yoğunlaştırma yetenekleriyle ilişkilidir. Dikkatinizi bir şeye çevirin ve "pat!" odaklanmış mod bir el fenerinin güçlü, delici ışığı gibi devreye girer.

"Dağınık mod" da matematik ve fen bilimleri için önemlidir. Bu, uğraştığımız bir problemi çözmede bize birdenbire bir içgörü kazandırır ve "büyük resim" perspektifiyle ilgilidir. Dağınık modda düşünme, dikkatinizi gevşettiğinizde ve zihninizi öylesine koyuverdiğinizde meydana gelen şeydir. Bu rahatlama, beynin farklı bölgelerinin birbirine bağlanmasına ve değerli içgörülere ulaşmasını sağlayabilir. Odaklanmış moddan farklı olarak dağınık mod, beynin herhangi bir alanına daha az bağlı görünür. Bunun beynin her tarafına dağılmış olduğunu düşünebilirsiniz. Dağınık mod içgörüleri, genellikle odaklanma modunda oluşan ön düşünmeden kaynaklanır.

Öğrenme beynin farklı alanları ve aynı zamanda iki yarısı arasında ileri geri karmaşık sinir dalgalanmaları ile oluşur.

*Nadia Noui Mehidi Örneği:

"Kalkülüs 1 dersini 11. sınıfta görmüştüm ve kabus gibiydi. Daha önce öğrendiğim her şeyden çok farklıydı, nasıl öğreneceğimi bile bilmiyordum. Daha önce çalıştığımdan daha uzun ve daha sıkı çalışıyordum ama ne kadar problem çözdüysem ya da kütüphanede ne kadar uzun süre kaldıysam da hiçbir şey öğrenemiyordum. Sonunda ezberleyerek öğrendiklerimle yetinmek zorunda kaldım. Söylemeye gerek yok, yerleştirme sınavında başarılı olamamıştım.

Sonraki iki yıl matematik derslerine girmedim ve üniversitede ikinci sınıf öğrencisi olduğumda Kalkülüs 1'e girdim ve 4.0 aldım. İki yıl sonra zekamın daha fazla geliştiğini sanmıyorum ancak konuya yaklaşımım tamamıyla değişmişti. Bana kalırsa lisede, odaklanmış düşünme tarzına -Einstellung- takılıp kalmıştım ve sorunlara aynı şekilde yaklaşmayı sürdürdüğüm durumdaysa eninde sonunda tıkanıp kalacağımı hissediyordum. Artık öğrencilere matematik ve iktisat dersleri veriyorum. Onların sorunu, problemin kendisini kavramak yerine problemin nasıl çözüleceğine takılmaları. Birine nasıl düşüneceğini öğretebileceğimi sanmıyorum, bu kişisel bir yol. Yine de size ilk başta karmaşık veya kafa karıştırıcı görünen bir kavramı anlamakta yardımcı olacak bazı şeyler vereyim:

Birinin anlattıklarını dinlemek yerine konuyla ilgili kitabı okuduğumda daha iyi anlıyorum. Bu yüzden hep kitabı yeğlerim. İlk başta öylesine bir göz gezdirdiğim için bölümün ne anlatmak istediğini baştan bilirim ve daha sonra bölümü tamamıyla okurum. Üst üste olmamak koşuluyla aynı bölümü tekrar okurum. Kitabı okuduktan sonra ne olup bittiğini hala tam olarak anlayamıyorsam Google'a ya da Youtube videolarına başvururum. Bu, kitap veya profesörün eksik olduğundan değil, bazen bir şey biraz farklı anlatıldığında zihninizin soruna farklı bir açıdan bakmasını sağlayabildiği içindir.

Araç kullanırken son derece net düşünüyorum. Bazen biraz mola verip etrafta dolaşırım, bu bana çok yardımcı olur. Kendimi biraz oyalamalıyım çünkü durmadan oturup düşündüğüm takdirde sonunda sıkılacağımı ya da dikkatimin dağılacağını ve konsantre olamayacağımı biliyorum."