12.09.2024

0

Beğenme

19

Görüntülenme

Geometri Sezgisel Öğrenilebilir mi?

Geometri dersleri çoğu öğrenci için bir kabus olmuştur lisede. Ve her zamanki gibi "Bunlar ne işime yarayacak?" sorusunu herkes en az bir kez sormuştur bu hayatta. Ancak geometri hayatımızın her yerindedir, yeter ki fark edelim.

Örnek verecek olursak, sulu yemek pişirmek için kullanılan kaplar silindirik yapıda olur. Çünkü farklı bir şekilde ısı eşit dağılmayabilir. Bu durum ızgara için geçerli değildir; orada pişirilecek her bir ürünün uzunluğu görece aynı olduğundan dikdörtgen tercih edilmiştir. Hiç şüphesiz bu şekillerde karar kılmak bir günde olmamıştır. Sanayi çağından önce bir ürünü dikdörtgensel üretmemek çok zahmetli bir işti. Ancak buna rağmen eski metal kapların yuvarlak bir tabana sahip olduğunu görürüz.

Bir çocuğa ev çizmesini söylediğinizde size çizeceği dikdörtgen bir duvar yüzü, dikdörtgensel pencereler ve yukarıda tüten bir bacadır. Çocuklar bunun sezgisel olarak ideal geometrik şekillerin böyle olması gerektiğini öğrenmiştir. Ancak top çizdiğinde ise her zaman yuvarlak çizer. Çünkü bir şeyin kolay yuvarlanması için yuvarlak bir şekle sahip olması gerektiğini bilir.

Bu sezgisel öğrenme sadece çocuklarda bulunmaz şüphesiz. Bir kaynakçı iki uzunluğu eşit bir üçgen bir parça oluşturmak istediğinde metal sacın köşelerinden aynı uzunlukta iki parça keser. Bunu ustasından görmüştür. Aynı açılara sahip iki kenar aynı uzunluğa sahiptir. Ancak, 3. kenar hipotenüs olduğundan diğer iki kenardan daha büyüktür. Neden böyle olduğunu sorduğunuzda net bir yanıt veremese de daha uzun olduğunu bilir.

Sezgisel öğrenme eski çağlardan beri var olan bir şeydir. Özellikle teorik bilginin günümüz kadar yaygın ve geniş olmadığı zamanlarda insanlar deneylerle ilerlemek zorundaydı. Bunun en güzel örneklerinden biri pi sayısını (π) hesaplamak için kullanıkları yaklaşımdır. Çemberi çok fazla kenarlı bir çokgen olarak düşündüğünüzde ne kadar çok kenarı varsa o kadar çok pi sayısına yaklaşabileceklerini sezmişlerdi. Babiliiler bu deneyler sonucunda 3.125 gibi bir sayıya yaklaşırken Antik Mısır 3.16'ya yaklaşmıştır.

Sonuç olarak bugün hayatımızdaki her şey belli geometrik koşullar gözetilerek yapılmıştır. Eski çağlarda sezgisel olarak öğrenilen bu bilgiler zamanla matematiksel ve fiziksel bir temele oturtulmuştur. Bugün bile henüz geometri dersi almamış çocuklarda bu sezgisel öğrenmeyi görebilmekteyiz.

Yorumlar

Kullanıcı yorumlarını görüntüleyebilmek için kayıt olmalısınız!

Tolga Akgöl

Konum

Ankara, TR

© 2021 Patika Dev

facebook
twitter
instagram
youtube
linkedin